26 Ekim 2017 Perşembe

ikinci ayi geride biraktim.

Uzun bir suredir yazamamistim.Kendime surekli yazicam,yazicam, bak su gun bitsin yazicam diye diye bir de baktimki coktan 2.ayi bitirmisim.Zaman bazen hizli bazen yavas, genelde eglenceli ve iyiki boyle bir sey yaptim,hayatimda kendime verebilecegim en iyi sansi ve hediyeyi verdim diye dusunuyorum ama nadiren de olsa homesick denen olay oluyor ve kendimi ahh suan yanimda olsalar da sarilsam derken buluyorum. Bu yazmadigim 1 ayda cok sey yasandi. zaten hic bir hafta sonu evde oturmuyorum surekli bir gezme,seyahat programim oluyor. Ama hatirladigim kadarini yazacagim. arkadaslarimla rolar coaster park`ina gittim,oldukca hostu. Parki haloween geliyor diye bir cadilar bayrami havasina sokmuslardi.Siritan balkabakalri,her yeri kaplayan yapay orumcek aglari,mumlar,ve eski duran canavar heykelleriyle bende iyicene bir haloween havasina girmistim.Host ailemle hyttemize gittik ve host exchange kuzenim(ben ona oyle sesleniyorum cunku host annelerimiz kiz kardesler) bize katildi. Birlikte balik tutma cabalarimiz sonucu o bu isin cok rahatlatici olduguna ben ise bu is icin yeterince sabirli olmadigima kanaat getirdik.oltadan umudu kesince denize biraz ekmek attim,hani olur ya baliklardan biri yolunu sasirir da "aaaa yazik ya su kiza, bari azicik oynuyayim hani oltaya gelicek gibi yapiyimda hevesi kursaginda kalmasin" der umuduyla attim ama yok baliklar beni ben baliklari sevmiyorum.Ama ertesi gun yine baliga gittimizde ben tam umudu yitirmis bu isin yetenek isi olduguna karar vermisken iri bir tanesi oltama takildi.Ve boylece hayatimdaki ilk baligimida Norvec`te tutmus oldum.Toplam iki balik yakaladim,babma fotografini atinca bana uskumru tuttugumu soyledi.
Hyttemizi cok seviyorum,kucuk sicak ve rahatlatici.O gun orada benim host buyukbabamla tanistim.Cok sevimli biri bana gencligini,calistigi fabrikasini,ve kurtarma takimindaykenki anilarini anlatti.Dagda cinli birinden yardim cagrisi almislar,kurtarmaya gitmisler.1 Cin`li icin gitmis ama 10 Cin`li ile donmusler.
Gecen haftada Bergen`e arkadasimizin dogum gununu kutlamak ve hiking yapmak icin gittik.Bergen cok guzel bir sehir,Istanbul gibi 7 tepeye kurulmus.Tepelerden birine tirmandik "Fløyen". oldukca guzel bir yerdi.Tum Bergen manzarasini tepeden kus bakisi gormek oldukca nefes kesiciydi.Tabii nefes kesiciydi caniim.O tepeyi sirtimda cantam ve elimde uyku tulumumla cikinca elbette o gunu "nefes kesici" olarak anlatmam icab ediyor :))
Host kardeslerimle aramiz oldukca iyi,beni ablalari gibi goruyorlar,hatta kulturlerinde olmamasina ragmen bana bazen sariliyorlar.
Simdi boyle yaziyorum ama sanmayinki bir peri masalinin kayip prensesi gibi oradan oraya tasasizca geziniyorum.Bir kere Turkiye`den bir arkadasim bana oh hayat sana guzel demisti.
Hehehe insanlar herseyin kaymak bal tarafini gormeyi geriye kalan kisimlari amaaan nolcak caniim halledersin demeyi cok seviyorlar.Ama yok oyle valla peri masali da yok trol de yok.Hani bazen havaya aldanip az iki dakika disari cikicam yagmurluga ne gerek var,yani 10 dakikaya da bu gunes gider yagmur bulutu gelemezki diye dusunuyorum.Eee sonra? Sonra havanin 3 dakikada degisebilecegini,gunesin sanki mal kacirir gibi kacisina ve bulutlarin fikirlerini 2 dakikada guzel guzel beyaz beyaz durmaktan,"su kizi bir islatalim yav ne zamandir tufan da olmamisti ozlemistir insan oglu" ya cevirmelerine tanik oluyorum.Eee tabi islak coraplar titreyen bacaklar ve hey hastalanacaksin diye yavas yavas oksurmeye calisan cigerlerde cabasi. Ama yok efendim Norveci Norvecli gibi yasamak istiyorum ben,dolayisiyla yagmur bana viz geliir.
Turkiyedeyken bir yesil savunucusu,bir doga asigiydim,nerede azicik yesillik gorsem allah temiz hava diye oraya kostururdum.Norvecte yesillikten ve nerede oldugu henuz anlasilamamis trollerden bolu olmadigi icin,kisaca icim disim yesillik oldu beeeaaa!!!
Artik yesil gormek istemiyorum,yok valla istemiyorum,sakin bana ayy ne guzel doganin icindesin nesine sikayet ediyorsun demeyin valla elim ayagim titriyor.Ormanlari yakip otel dikesim var o derece yani.Avrupa Avrupa, ne kadar ozenirdim onlarin yasamina, hayat tarzlarina,ne biliyim ettikleri kahvalti bile bi daha modern gelirdi bana ama guluyorum eski halime.Herhalde suan bir zaman makinasi olsa gecmise gitsem kendime diyecegim sey su olurdu"otur yemegini bitir,hatta dur sen yeme bana ver 2 aydir turk mutfagi hasreti cekiyorum beaa"Ama ne yazikki ne oyle bir makinem var ne de bana sifa niyetine diyerek ben hasta olmayayim diye buldugu tum sebzeleri pisiren bir annem yanimda.Gecen hafta galiba turkiyeden koli geldi.Annem kar montumu ve botlarimi yollamis,eee tabi kolide turk kahvesi ve turk lokumuda vardi.Ben hic hayatimda bir  mont gordugume bu kadar sevinmemistim acikcasi.Turkiyede kendimi soguk seviyor saniyordum , ama buraya geldikten sonra sunu anladimki ben sogugu degil serini seviyormusum.Ama yinede cok sansli hissediyorum cunku ben bazen nispeten daha sicak(sicak falan degil) bir havayla karsilasabiliyorken bazi exchange arkadaslarim buzullara tirmanistan fotograf atiyorlardi.
Okulumda sinavlar basladi.ben daha su koca gunu nasil oluyor da bitiriyorumu dusunurken haftalarin yaris varmiscasina birbirini kovalamasi ve aslinda anaa 2 ay bitmis yav demek...
sabahlari zifiri karanliga uyanmak ve havanin 8:30 a kadar aydinlanmamasi...
Buraya alismaya calismak,tam aha tamam buranin parcasiyim gibi hissederken bir homesick dalgasiyla herseyin paramparca olmasi.Bazen buradaki kardeslerimle minecraft oynarken aklima Turkiyedeki kardesimin gelmesi ama onunla bu oyunu 8 ay daha oynayamayacagimi bilmek,alisik oldugum espirileri,mizahi kullanamamak,ne kadar onlari cok sevsemde ve birlikte bircok sey yapsak,surekli gulsek ve eglensekte Turkiyedeki arkadaslarimin yeri hep ayri.
Ama guclu olmam gerektigini biliyorum,Host annem bana bu yil senin yilin ve zamanini iyi gecir diyor. Deniyorum ve bu yilin cok guzel olacagina dair inancimda tam.Tabii once ayakabimi Beafenden kurtarmam (ciddiyim bu kopegin ayakkabilara karsi zaafi var)gerek,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder